Yassı Höyük'te 2 bin 800 yıllık nohut, buğday, kayısı çekirdeği, üzüm ve sarımsak taneleri bulundu

Kahramanmaraş'ın Afşin ilçesindeki Yassı Höyük'te yapılan arkeolojik kazılarda, 2 bin 800 yıl öncesine ait karbonlaşmış nohut, buğday, kayısı çekirdeği, üzüm ve sarımsak taneleri gibi tarımsal ürünler ortaya çıkarıldı. Yassı Höyük'te 2021 yılından bu yana, Ahi Evran Üniversitesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Elif Baştürk’ün başkanlığında yürütülen kazılarda, milattan önce 6 bin ile milattan sonra 275 yılları arasında kesintisiz süren 9 farklı kültürel tabaka tespit edildi.

Bu kazılar sırasında elde edilen karbonlaşmış tarım ürünleri, bölgenin tarımsal zenginliğinin geçmişteki derin köklerini ortaya koyuyor. Baştürk, bu bulguların, Yassı Höyük'ün tarımsal potansiyelinin ve çeşitliliğinin ne kadar eskiye dayandığını gösterdiğini belirtti. Ayrıca, bölgede Akhaemenid dönemine ait, özenle işlenmiş taş döşemeli yapılar da bulundu. Kazı ekibi, bu yapıları Roma dönemine ait tabakaların hemen altında tespit etti.

Baştürk, bu özel yapıların, Yassı Höyük’ün yerel bir yönetim merkezi olarak işlev görmüş olabileceğine dair güçlü ipuçları sunduğunu ifade etti. Özellikle elit bir kesime ait olduğu düşünülen, ince işçilikle yapılmış mermer tabaklar dikkat çekiyor. Benzerleri yalnızca Akhaemenid yönetim merkezleri veya Asur saray yapılarında görülen bu prestij objeleri, höyüğün önemini vurguluyor.

Kazılarda bulunan 21 kilogram karbonlaşmış nohut örneği, buğday, üzüm çekirdekleri, kurumuş üzüm taneleri, kayısı çekirdekleri ve sarımsak taneleri gibi bulgular ise bölgenin binlerce yıl süregelen tarımsal potansiyelinin bir kanıtı olarak değerlendiriliyor. Bu tür bulguların gramla veya avuçla bulunduğu kazılar sıkça görülürken, Yassı Höyük'te 21 kilogram gibi büyük miktarda tarımsal ürünün açığa çıkarılması oldukça nadir bir durum.

Özellikle Koçovası sarımsağının, yaklaşık 2 bin 800 yıl öncesine kadar dayanan bir geçmişi olabileceğine dair ipuçları sunan bu buluntular, bölgenin tarımsal üretiminde süregelen bir geleneğin varlığını düşündürüyor. Baştürk, bu tür bulguların, bölgenin tarım potansiyelinin ve çeşitliliğinin güçlü olduğunu bir kez daha gözler önüne serdiğini belirtti.

Kaynak: AA