Antalya'nın Kumluca ilçesinde yer alan Olympos Antik Kenti, zengin tarihi kalıntılarıyla kültür ve sahil turizmine önemli katkılar sağlıyor. Likya Birliği'nin MÖ 167-168 yıllarında bastığı sikkelerde adı geçen bu antik kent, Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerine ait izler barındırıyor. 2006 yılında başlayan ve son yıllarda hız kazanan kazı çalışmalarıyla birlikte, Olympos Antik Kenti adeta yeniden doğuyor.
Bu antik kentte şimdiye kadar keşfedilen yapılar arasında 1 ve 3 numaralı kiliseler, giriş kompleksi, Piskoposluk Sarayı, köprü, Lykiarkes Marcus Aurelius Arkhepolis Anıt Mezarı, mozaikli yapı, Antimakhos Lahdi ve Liman Anıtsal Mezarları gibi önemli eserler bulunuyor. Hem yerli hem de yabancı turistler, bu tarihi kalıntılara büyük ilgi gösteriyor.
Olympos'un kalıntıları, doğudan batıya doğru akan bir nehrin her iki yakasında yer alıyor. Nehrin batısında bulunan tapınak kapısı, antik kentin en dikkat çeken yapılarından biri. Ancak en ilgi çekici kalıntılardan biri, "Kaptan Eudomus'un Lahdi." Nehir ağzının hemen yanında, kayalığa oyulmuş bu lahidin üzerinde bir gemi kabartması bulunuyor. Bu kabartmada yelken, direk ve kürekler olmaksızın tasvir edilmiş bir geminin arka kısmında Aphrodite'nin kabartması dikkat çekiyor.
Turistlerin ilgisini çeken diğer bir yapı ise Liman Anıtsal Mezarları. Antalya Arkeoloji Müzesi öncülüğünde yapılan kurtarma kazılarıyla gün yüzüne çıkarılan bu mezarlar, tonozlu yapılarıyla dikkat çekiyor. İlk mezar, ana kayanın oyulmasıyla oluşturulmuş bir oda içinde yüksek bir podyum üzerine yerleştirilmiş bir lahitten oluşuyor. İkinci mezar ise iki katlı bir mekana oyulmuş ve yine ana kayadan yapılmış.
Olympos'un diğer önemli kalıntılarından biri olan mozaikli yapı, zengin dekoratif özelliklere sahip. Bu iki katlı yapının zemin katında geometrik bordürler içerisinde su kuşları, balık, keçi, tavşan ve köpek gibi hayvan figürleri bulunuyor. Mozaiklerin stil özellikleri, MS 3. yüzyıl sonu ile 4. yüzyıl başına tarihleniyor. İkinci katta yer alan mozaikler ise MS 5. yüzyıl sonu ile 6. yüzyıl başına ait izler taşıyor ve yine geometrik bordürler içinde hayvan figürlerine yer veriyor. Bu yapının mozaik ve tuğla işçiliği, dekoratif açıdan oldukça zengin bir geçmişe işaret ediyor.
Kaynak: AA